İZMİR - Akbelen Ormanı’nın açık maden işletmeciliğine teslim edilmemesi  için açılan davada keşif tamamlandı. Yurttaşlar keşif günü çıkarılan zeytinlik yönetmeliğini protesto etti.

 

Muğla’nın Milas ilçesi İkizköy Mevkiinde bulunan içinde zeytinlikleri de içeren 740 dönümlük Akbelen Ormanı'nda IC İÇTAŞ Enerji ve LİMAK Enerji ortaklığı ile kurulan Yeniköy- Kemerköy Termik santrallerine kömür çıkarılması için Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli imzalı olur kararına karşı dava açılmıştı. Karadam Karacahisar Mahalleleri Doğal Hayatı Koruma, Güzelleştirme ve Dayanışma Derneğinin (KARDOK) açtığı davada Muğla 1. İdare Mahkemesi yeniden keşif kararının alınmasını istemişti. Ancak 7 Ekim 2021’de yapılan ilk keşfin usulsüz yapılmasına karşı keşif heyetindeki değişikliklerle 4 Şubat 2022’de yapılması planlanan keşifte, heyetteki bir kişinin Covid-19’a yakalanması sonucu keşif bu güne ertelenmişti.

 

Yaşam savunucularından eylem

 

Keşfin yapılacağı ormanın girişinde 200 günü aşkın süredir nöbet eylemi devam ederken yaşam savunucuları erken saatlerde eylem alanına geldi. Heyetin geçeceği yol üzerinde İkizköy yakınlarında bekleyen yaşam savunucuları “Akbelen Ormanını vermeyeceği”, “Bırak doğal kalsın” yazılı pankartları açtı. Yurttaşlar sık sık “Akbelen için adalet”, “Zeytin için adalet”, “Havana suyuna toprağına sahip çık”, “Akbelen Ormanını vermeyeceğiz” sloganlarını attı.

 

‘Yönetmelik heyeti etkilemek için çıkarıldı’

 

Eylem alanında konuşan İkizköy Çevre Komitesi Sözcüsü Nejla Işık, ormanın madencilik faaliyetlerinde zarar görmemesi için mücadele ettiklerini belirterek “780 dönümlük Akbelen Ormanı’nın içinde 150 dönümlük zeytinlik arazilerimiz var. Çevresinde 35 bin zeytin ağacımız var. Bu yasa tamamen Limak ve İçtaş’a özel Akbelen Ormanı davasında bilirkişi keşfini etkilemek amacıyla çıkarıldı. Buna asla izin vermeyeceğiz. Zeytinlerimiz, Akbelen Ormanı, İkizköy’ün topraklarından asla vazgeçmeyeceğiz” dedi.

 

Çıkarılan yönetmelik yasalara aykırı

 

KARDOK avukatlarından Ali Arif Cangı da çıkarılan yönetmelik kapsamında keşfi etkilemek için zeytin alanlarının madenciliğe açıldığını, yönetmelik hakkında dava açacaklarını aktararak, “Zeytin alanları madenciliğe açılıyor. Bu açıkça Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılanması Kanunu’na aykırıdır. Bunun yanı sıra iklim krizi ve iklim kriziyle ortaya çıkan gıda krizinin yoğunlaşmasına ve insanımızın aç kalmasına yol açacaktır. Zeytin ve zeytinyağı gıdamızın önemli kısmını oluşturmaktadır” ifadelerini kullandı. 

 

 ‘Verilen izin yasal değil’

 

Keşif tutanağında dernek vekilleri, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararları, uzman görüşlerinin dikkate alınmasını, yapılması istenen madencilik faaliyetinin doğaya zararlarının yanı sıra bölgede yaşayanları yoksulluğa ve su sıkıntısına yol açacağı yer alıyor. Ayrıca zeytinciliğin ıslahı ve yabanilerin aşılanmasına dair Madde 20’deki düzenlemenin ve 7335 Sayılı Paris Antlaşmasının Uygulanmasına Dair Kanuna da aykırı olduğu belirtiliyor.

 

Şirket vekili eklenen delillerin kabul edilmemesini istedi

 

Tutanakta davalı şirketin vekili ise heyete farklı uzmanlık alanından gelen kişilerin eklendiğini iddia ettiği, dosyaya eklenen belge ve haritaların ciddiye alınmamasını talep ettiği ve şirketin maden aramaya izninin olduğu ve davacıların Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) Raporunun muafiyetine ilişkin görüş ve belgelerinin ciddiye alınmamasını belirttiği yer alıyor. Tutanakta ayrıca elektrik üreterek kamusal hizmet verdiklerini beyan ettikleri de belirtiliyor.

 

Bilirkişi heyetinin raporu daha sonra hazırlanacak.