Ekin Sapı Devrimi İzmir’de hayata geçiyor 2019-11-09 09:06:00   Melike Aydın   İZMİR - Bornova Doğal Tarım Topluluğu ve yaşam savunucuları, ‘Renkli Orman’ projesi ile “Adil ve yaşam dostu gıdaya ulaşmak mümkün” diyerek 7-8 yıla kadar hiçbir insan müdahalesi olmadan tarımsal üretimi hayata geçirmeye hazırlanıyor.   İzmir Bornova Belediyesi, Bornova Doğal Tarım Merkezi ve Homeros Gıda Topluluğu, ‘Renkli Orman’ projesi ile ortaklaşarak, bilim insanı Masanobu Fukuoka’nın ‘Ekin Sapı Devrimi’ni hayata geçirmeye başladı. Proje,  Bornova içinde yer alan Yakaköy Kent Ormanı içinde hayata geçecek. Hedeflenen 7-8 yıla kadar hiçbir insan müdahalesi olmadan ürün elde etmek. Toprağı sürmeden, tarım zehri veya gübre kullanmadan hatta hiçbir insan müdahalesi yapılmadan, “Adil ve yaşam dostu gıdaya ulaşmak mümkün” diyen yaşam savunucuları, 30 Kasım’da projenin tanıtımı yapacak.    ‘Offroad pisti gıda ormanına dönecek’   Tarım alanında sulama için kazılmış doğal bir gölet alanı hazırlanmış durumda. Aslında Masanobu Fukuoka’nın anlatımına göre makinesiz ve hiçbir insan katkısı olmaksızın, ekolojik denge içerisinde doğal gıda elde edilmesi mümkünken bu arazi önce sürülmek zorunda kalınıyor. Daha önce arazi üzerinde offroad araba yarışları yapıldığını, dolayısıyla toprağın taşlaştığını söyleyen topluluktan Gizem Apohan, “Öncelikle toprağı mineral ve azot bakımından zenginleştirebilmek için fiğ ve bakla gibi çeşitli bitki tohumları serptik. Şimdi de fiğ balyalarını parçalayarak toprağın üzerini ekin sapları ile örtüyoruz. Burada bir gıda ormanı yeşerteceğiz” dedi.   ‘Adil gıdanın mümkün olduğunu gösterecek örnek bir proje’   Daha önce Homeros Gıda Topluluğu ile doğal ürünleri tüketiciye ulaştırmayı hedeflediklerini belirten yaşam savunucularından Zehra Kul, Bornova Doğal Tarım Merkezi ile de tanıştıktan sonra ‘zehirsiz bir tarım nasıl gerçekleştirilir’ sorusu üzerinden Bornova Belediyesi ile işbirliğine gidilerek projeyi geliştirdiklerini söyledi. Fukuoka tekniğine dair Yunanistan’da devam etmekte olan çalışmaları incelemeye gidildiğini belirten Zehra, şöyle devam etti: “Buna benzer çok örnek var ama daha fazla kitleye duyurmak ve onlara destek olmak amacıyla yerel yönetimlerin bu tür çalışmalarda daha etkin olacağı, daha az zehirle güzel işler yapılabileceğini göstermek istiyoruz. Bunu bütün dünya için istiyoruz. Bu tür projelerin artmasıyla daha az zehir daha sağlıklı ve adil gıda mümkün. Doğru gıda herkesin hakkı. Belediyelerle gönüllü insanlarla yol alabileceğimizi düşünüyorum. Yakınlarımızda Yakaköy, Çiçekli köyü var. Sonuçları görünce ‘yapılabiliyormuş’ diyecekler.”    ‘Dünya bütün canlılara ait’   Projenin gönüllülük esasına dayalı olarak başladığını ve devam ettiğini söyleyen Zehra, iletişim ağları ve sosyal medya ile geniş bir kitleye ulaştıklarını, bir araya geldiklerinde yaptıkları bilgi alışverişi ile de netleştiklerini dile getirdi. Zehra, “Dünya sadece bizim için değil, hepimiz paylaşarak yaşıyoruz. Konuşamıyorlar diye onların yaşam hakkı olmadığı diye bir gerçek yok. Son dönemde İzmir’deki yangınlarda ağaçların birbirine bağlantılı olduğunu ve acıyı hissettiklerini öğrendik. Birbirimize bağlıyız ve onları zehirlememeliyiz. Onların farkındalığına vardığımız zaman onlarda bizim farkındalığımızın önemi derecesinde güzelliklerini sunacaklardır. Bu çalışmanın, buna benzer çalışmaların içinde daha çok insanlar olmalı” diye konuştu.