Finlandiya’da her 3 kadından biri şiddete maruz kalıyor

  • 14:29 30 Kasım 2018
  • Dünya
HABER MERKEZİ - Devlet kurumları tarafından yayımlanan istatistiklere göre, Finlandiya’da her 3 kadından birinin şiddete maruz bırakıldığı kaydedildi. 
 
Devlet kurumları tarafından yayımlanan istatistikler, dünyanın en eşitlikçi ülkeleri arasında yer alan Finlandiya'da kadınlara yönelik şiddetin önemli bir toplumsal sorun olduğunu ve her üç kadından birinin şiddet mağduru olduğunu gösterdi. Şiddet maruz bırakılan her 10 kadından sadece biri polise bildirimde bulunuyor. Evli olduğu erkek veya birlikte olduğu erkeğin şiddetine maruz kalan kadınlardan üçte biri yaşadıklarını hiç kimseye anlatmıyor.
 
'Kadın Hattı' adlı örgütlenmenin belirlemelerine göre, kadına yönelik şiddet tüm toplumsal ve sınıflar kesimlerde yaşanıyor. Ekonomik ve sosyal olarak daha üst durumdaki erkekler daha düşük statüdeki erkeklere kıyasla daha fazla şiddete başvuruyor.
 
Sağlık ve Refah Enstitüsü’nün yaptığı araştırmalar, evlerin de kadınlar için tehlikeli yerler olduğunu gösteriyor. Evlerde şiddete uğrayanların yüzde 70’ini kadınlar oluşturuyor. Yılda ortalama 50 bin kadın cinsel tacize maruz kalıyor.
 
Kadına yönelik şiddette Avrupa’da ikinci
 
Avrupa Birliği Temel Haklar Ajansı’nın belirlemelerine göre Finlandiya Avrupa’da kadınların en fazla şiddete uğradığı ülkeler sıralamasında ikinci sırada yer alıyor. Uluslararası Af Örgütü’nün de aralarında yer aldığı insan hakları ve kadın kuruluşları, Finlandiya Hükümeti’ni kadınlara yönelik şiddeti görmezden gelmek ve önlem almamakla suçluyor. Uluslararası Af Örgütü, kadına yönelik şiddetin Finlandiya’nın en büyük toplumsal sorunu olduğu değerlendirmesini yaptı.
 
Politikacılar şiddetin engellenmesinde isteksiz
 
Kadınlara yönelik şiddetin engellenmemesinin politikacıların isteksizliğinden kaynaklandığını belirten Uluslararası Af Örgütü, şiddete karşı somut önlemler alınmasını talep ediyor. Kadınları şiddet ve cinsel tacize karşı koruyan yasaların çıkarılması, sığınma evlerinin sayılarının artırılması ve tecavüze maruz kalan kadınlar için merkezler açılması gibi somut önerilerde bulunuyor.
 
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü dolayısıyla yazılı bir açılama yapan Finlandiya Öğrencileri Federasyonu (FSF) Başkanı Heikki Koponen de, Finlandiya Hükümeti’ne kadınlara yönelik şiddetin önlenmesi için altına imza attığı anlaşmalarda belirlenen hükümlülükleri yerine getirmesi çağrısı yaptı.
 
Finlandiya'nın ikinci sırada olması utanç verici
 
Finlandiya’nın kadınlara şiddet uygulanan ülkeler arasında ikinci sırada yer almasının utanç verici olduğunu yaptığı açıklamayla vurgulayan FSF, “Karar vericiler uzun süredir bunun bilincinde ama sorunu çözmek ve İstanbul Sözleşmesi’nde belirlenen yükümlülükleri yerine getirmek istemiyor” dedi. Finlandiya’da sadece 120 kadını barındıracak kapasitede kadın sığınma evleri bulunduğuna dikkat çeken FSF, her yıl ortalama bin civarında kadının sığınma evlerinde kalmak için başvuruda bulunduğunu hatırlattı.
 
Rıza yasası için 55 bin imza
 
Bu arada Vatandaş İnisiyatifi, kadınlara yönelik cinsel içerikli suçlara verilen cezaların ağırlaştırılması ve Rıza Yasasının yasallaşması için 55 bin imza toplamayı başardı. 50 bin imza sınırını aştığı için parlamento Rıza Yasasını ele almak zorunda. Vatandaş İnisiyatifi, psikolojik ve fiziki şiddet olmazsa bile tarafların birinin rızası olmadan gerçekleştirilen her türlü cinsel ilişkinin tecavüz olarak kabul edilmesini öneriyor. Polis ve mahkemelerin dikkatlerini tecavüze uğrayanların değil tecavüzcülerinin davranışları üzerinde yoğunlaştırılmasını istiyor. Cinsel suçları işleyenlere verilecek cezaların ağırlaştırılmasını talep ediyor.
 
Kadınlara yönelik şiddete karşı kampanya
 
Kadın Hattı adlı örgütlenme de, kadınlara yönelik şiddeti teşhir etmek ve politikacıları önlem almaya zorlamak için sanatsal bir kampanya başlatmayı kararlaştırdı. 6 Aralık'ta Finlandiya'nın bağımsızlığının kutlanacağı sarayda düzenlenecek baloda sanatçı ve politikacılar, tecavüze uğrayan 3 kadını simgeleyen kıyafetler giyecek. Kadınların anlatımlarını okuyacak. Baloda giyilecek kıyafetlerin tasarımını yapan modacı Anne-Mari Pahkala, kadına yönelik şiddeti anlatan projenin bugüne kadar gerçekleştirdiği en sarsıcı proje olduğunu söyledi.