DW'ye ve kadın haklarını savunan kadına nefret mesajları

  • 17:37 28 Eylül 2018
  • Dünya
HABER MERKEZİ - Deutsche Welle'nin Sudan'da yayınlanan programda kadın haklarını savunan Weam Shawky gelen tepkilere karşılık, "Kadınların ortaya konuş biçiminden usandım. Dövülebiliyoruz, sünnet edilebiliyoruz! Buna artık tahammül edemiyorum" dedi. 
    
Sudan'daki kadınların durumuyla ilgili Deutsche Welle'nin (DW) yaptığı Shababtalk adlı açık oturum programı ülke kamuoyunda nefret mesajlarına, boykot çağrılarına ve hatta açıktan tehditlere yol açtı. DW'nin haberine göre, sözlü saldırıların hedefinde sadece DW'nin sunucusu Jaafar Abdul-Karim değil aynı zamanda yayını yapan, DW'nin Sudan'daki partneri olan kanal da vardı.
 
'İğrenç olan üzerimdeki kıyafet değil, ona bu hakkı verendir'
 
Arapça dilindeki açık oturum programına katılan 28 yaşındaki Weam Shawky, Kuzey Afrika'daki kadınlara uygulanan baskı ve işkenceyi eleştiren bir konuşma yaptı. Weam, "Sokağa çıktığımda ve bir erkek bana bir insan değil nesne muamelesi yaptığında burada iğrenç olan üzerimdeki kıyafet değil ona bu hakkı veren kişidir" dedi. Bu sözleriyle programa konuk olan Sudan Âlimler Derneği Başkanı Muhammed Osman Salih'i hedef alan Weam, "Üzerimdeki kıyafet insanlığımın ve tercih özgürlüğümün bir parçasıdır, toplumun hasta ve geri kalmış geleneklerinin bir tercihi olamaz" diye konuştu.
 
'Buna artık tahammül edemiyorum'
 
Weam'ın açıklamaları ardından Sudan kamuoyunda başlayan tartışmanın ardından kadın-erkek eşitliğini savunanlar ve buna karşı çıkanlar sosyal medyada karşı karşıya geldi. Konuyla ilgili Facebook hesabından bir açıklama yapan Weam, "Programda kendimi ifade etmek istedim, çünkü artık biz kadınların ortaya konuş biçiminden usandım. Dövülebiliyoruz, sünnet edilebiliyoruz! Buna artık tahammül edemiyorum" dedi.
 
'Olumlu tepkiler, sözlü saldırılardan çok daha önemli'
 
DW sunucusu Jaafar, programla ilgili gelen olumlu tepkilerin sözlü saldırılardan çok daha önemli olduğunu söyledi. Jaafar, "Din temsilcileri nefret diline başvuruyor. Ama genç kuşakların kadın haklarının hayata geçmesi için kendilerini ifade etmeleri ve bizi desteklemeleri motive edici" diye belirtti.