Hindistan’da tecavüze karşı protesto yürüyüşü 2024-08-15 08:53:17     HABER MERKEZİ - Hindistan’da kadınlar, stajyer doktorun tecavüze maruz bırakıldıktan sonra katledilmesini, gerçekleştirdikleri yürüyüşle protesto etti.    Hindistan'ın Batı Bengal eyaletinde on binlerce kadın, geçen hafta Kalküta'da bir devlet hastanesinde stajyer doktorun tecavüze maruz bırakılarak katledilmesini protesto etmek için sokaklara döküldü. Çarşamba gecesi düzenlenen geniş çaplı protesto yürüyüşü, 31 yaşındaki stajyer doktorun RG Kar Tıp Fakültesi'nde tecavüze uğrayarak katledilmesiyle başlayan ve bir haftadır devam eden eylemlerin sonuncusu oldu.   Dijital medya aracılığıyla organize edilen protestolara yağmurlu hava da engel olamadı. Kalküta şehrinin yanı sıra Batı Bengal'in diğer bölgelerinde de düzenlenen yürüyüşlerde kadınlar pankartlar taşıyarak adalet talebinde bulundular. BBC'nin haberine göre, eylemlere hem genç hem de yaşlı erkekler katıldı. Kalküta dışında Delhi, Haydarabad, Mumbai ve Pune gibi şehirlerde de daha küçük çaplı protestolar gerçekleştirildi.   Protestolara polis saldırısı   Kalküta'da genelinde devam eden protestoların yanı sıra, bir grup, doktorun katledildiği hastaneye girdi. Bunun üzerine grup ile polis arasında kısa süreli bir gerginlik yaşandı.    Kadınların öfkesi sokaklara yansıdı   Protestolar, doktorun katledilmesi ve yetkililerin bu olayı ele alış biçimine duyulan öfke ile yayıldı. Çocuğuyla gece yarısından sonra yürüyüşe katılan bir kadın, "Bu kitlesel protesto işleri düzeltebilir mi, görelim. Kızım haklarının farkına varsın" dedi. Diğer bir protestocu ise "Kadınlara saygı yok! İnekler ve keçiler bizden daha değerli" diyerek tepkisini dile getirdi.   Polis soruşturması ve adalet talebi    Stajyer doktorun tecavüze maruz bırakılarak katledilmesi olayı, yetkililerin ihmali ve örtbas çabalarıyla da gündemde. Olay, doktorun 36 saatlik vardiyadan sonra uyuduğu seminer odasında gerçekleşti. Sabah cesedi bulan meslektaşları, durumu yetkililere bildirdi. Olayla ilgili olarak hastanenin bir gönüllü çalışanı gözaltına alınmış olsa da, kamuoyunda olayın yeterince ciddi bir şekilde ele alınmadığına dair eleştiriler söz konusu.    Protestoların devam ettiği bu süreçte, olay yerel polisten alınarak Hindistan'ın Merkez Soruşturma Bürosu'na devredildi. Ancak halk, adaletin sağlanıp sağlanmayacağı konusunda hala endişeli.   Hindistan genelinde kadınlar, bu olayın ardından haklarına sahip çıkmak ve güvenli bir çalışma ortamı talep etmek amacıyla birleşmiş durumda. Ancak, ülkede kadınların özgürce ve korkusuzca çalışabileceği bir geleceğin ne zaman inşa edileceği sorusu, protestolarda sıkça dile getirilen bir konu olarak öne çıkıyor.