Dünyada yaklaşık 600 bitki türünün nesli tükendi 2019-06-11 09:59:18   HABER MERKEZİ - Bilim insanları, son 250 yılda insanların da dahil olduğu milyonlarca canlının yaşam kaynağı olan yaklaşık 600 bitki türünün neslinin tükendiğini ortaya koydu.    İngiltere'deki Kew Kraliyet Botanik Bahçeleri ile İsveç'teki Stockholm Üniversitesi’nden bilim insanlarının ortak araştırmasına göre, 250 yıl içinde 571 bitki türü yok oldu. Araştırmaların sonucunda oluşturulan rapora göre, yok olan bitki sayısının nesli tükenen kuşlar, memeliler ve amfibik (hem deniz hem karada yaşayan) canlıların toplam sayısının iki katı olduğu kaydediliyor. BBC Türkçe’nin haberine göre, rapora göre, bitkilerin nesli beklenenden 500 kat daha hızlı tükeniyor. Araştırmacılar bu sayıların gerçekte çok daha yüksek olduğunu söylüyor.   Tarım ve hayvancılık amaçlı olarak doğal yaşam alanlarının yok edilmesi, başlıca nedenler arasında.   Birleşmiş Milletler’in (BM) Mayıs ayında yayınladığı bir raporda, bir milyon hayvan ve bitki türünün neslinin tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olduğu açıklanmıştı.    Nesli tükenen bitki türlerinden biri Şili Sandalağacı, bitkisel yağ üretimi için tüketildi. Thismia bitkisi ise yaşamının büyük bir bölümünü yer altında geçirdi. Bir diğer bitki türü ise pembe çiçekli Kutsal Helena zeytin ağacı da nesli tükenen bitkilerden sadece biri. Kutsal Helena zeytin ağacının nesli 2003’te tükendi.    Ağaç kesiminin en yaygın olduğu ve bitki çeşitliliği zengin olan tropikal adalar, kayıpların en çok görüldüğü yerler.   Neden bitkilere ihtiyaç var?   Bitki türlerinin neslinin tükenmesi, onlara bağlı olarak yaşamını sürdüren yeryüzündeki diğer organizmaların da topluca yok olmalarına neden oluyor. Bitkilerden beslenen ya da yumurtalarını buraya bırakan böcekler, bu canlılardan bazıları. Dünya'daki yaşamın devamı, oksijen ve gıda kaynağı olan bitkilere bağlı.   ‘İnsanlar da dahil milyonlarca canlı yaşamlarını bitkilere borçlu’   Araştırma ekibinden Dr. Eimear Nic Lughadha, "İnsanlar da dahil olma üzere milyonlarca diğer canlı yaşamlarını bitkilere borçlu. Bu gibi araştırmalarla hangi bitkileri nerelerde kaybettiğimizi biliyor ve başka organizmaları da hedef alacak şekilde koruma programlarımızı devreye sokabiliyoruz" diyor.