Eğitimin 15 yılı: Dindar nesil projesi kayıp nesil yarattı (3)

  • 09:03 4 Ekim 2017
  • Dosya

'Yap boz tahtası gibi bir eğitim sistemi'

Zülal Koçer
 
İSTANBUL - Eğitim müfredatındaki değişimlerin çocukların psikolojisini etkilediğini dile getiren veliler, tepkilerini "Çocuklarımız deney faresi gibi! Yap boz tahtası bir sistemin içinde; yerinde bile sayamıyor, çırpındıkça batıyorlar. Batan aslında çocuklarımız, onların ve ülkenin geleceği" şeklinde ifade etti. 
 
Türkiye'de son 15 yıl içerisinde eğitim sistemi, 4+4+4 uygulamasıyla beraber sürekli bir değişim yaşadı. Eğitimdeki bu değişimle beraber öğrencilerin gitmek istedikleri okulları tercih etmede yaşadığı zorluklar, sınav süreçleri ve yeni ders konuları çocukların gelişimini farklı bir yöne çekerken,veliler de bu durumdan dolayı hem mağdur hem de tepkili. 
 
'En önemli sorun proje okul'
 
Öğrencilerin geleceğinden dolayı endişeli olan velilerden Hülya Şen, 2 çocuğu olduğunu, bunlardan birinin üniversitede, diğerinin ise 12.sınıfa geçtiğini söyledi. Zonguldak'ın Ereğli İlçesi'nden İstanbul'a gelen Hülya, eğitim sistemindeki değişimlerle beraber en önemli sorunun ise proje okulları olduğunu kaydetti. Hülya,"Ben çocuklarımın eğitimi için İstanbul'a yerleştim. Bunun nedeni ise daha iyi bir eğitim almalarını istememdi" diyerek, birçok veli gibi çocukları için çabaladığını belirtti. 
 
'Defalarca lise önünde eylem yapıldı'
 
Kadıköy Anadolu Lisesi'nin proje okul kapsamına alınmasından kaynaklı yaşanan sorunlara değinen Hülya,  bu süreçte velilerin bu duruma tepki göstermek için defalarca lise önünde yaptıkları eylemi ve polisin velilere müdahalesini hatırlattı. Kadıköy Anadolu Lisesi'nde öğretmenlerin yarısından fazlasının başka okullara gönderildiğini dile getiren Hülya, bir anda okul kadrosuna alınan yaklaşık 50 öğretmenin de uyum sorunu yaşadığını sözlerine ekledi. Hülya, en fazla disiplin vakasının yaşandığı proje okullar nedeniyle öğrencilerin ve velilerin ağır bir bedel ödediğinin altını çizdi.
 
'Zorlu bir süreç yaşayacağız'
 
Hülya bu yıl ise liseye bağlı yurdun ‘deprem riski ve eski bina" gerekçesi ile kullanılamayacağını öğrendiğini, bu yeni durumla hem öğrencilerin hem de velilerin çok daha zorlu bir süreç yaşayacağına işaret etti. Hülya, tüm bu sorunlara rağmen çocukları için mücadele etmekten vazgeçmeyeceğini vurguladı. 
 
'Adil olmayan bir yerleştirme tablosu'
 
Bir diğer veli Orkide Kuleli ise, çocuğunun bu yıl 10.sınıfa başlayacağını söyledi. Çocuğunun uzun yıllar Güzel Sanatlar Lisesi'ne girmek için hazırlandığını söyleyen Orkide, hatta bunun için ek ders bile aldığını belirtti. Çocuğunun hazırlık sürecinden söz eden Orkide,  "Yetenek tek kıstas olmalı ama değil. Sonuçta ortada adil olmayan bir yerleştirme tablosu var. Sanat lisesine girecek, lise ayrı sınav yapıyor. Kendi çabasıyla araştırmadıkça ve özel hazırlanmadıkça çocukların yetenek sınavlarını geçme şansı yok" dedi. 
 
'Öğretmen  nereye  gideceğini bilmiyor'
 
Çocuğunun büyük bir çaba ile hazırlanıp girdiği Avni Akyol Güzel Sanatlar Lisesi'ne başladığında apar topar proje okul yönetmeliği ile mağdur edildiklerini ifade eden Orkide, "Bu liseyi araştırıp, öğretmen kadrosuna göre seçmişken değişiklik nedeni ile iki ay ders işlenmedi. Okul açılmış, öğretmen nereye gideceğini bilmiyor" diye konuştu. 
 
'Batan ülkenin geleceği'
 
4+4+4 eğitim sisteminin getirdiği zorluklara değinen Orkide, "Çocuklarımız deney faresi gibi labirentte peynir arayan fareler misali; neyin peşinde koştuklarının farkında değiller, veliler de farkında değil, Bakanlık da değil. Yap boz tahtası bir sistemin içinde çocuklarımız yerinde bile sayamıyor, çırpındıkça batıyor. Batan aslında çocuklarımız, onların ve ülkenin geleceği" sözlerini kullandı.  
 
‘Soyut kavramları geliştiremiyor’
 
Velilerden Seda Usal'da 12 yaşındaki çocuğunun bu yıl 7. sınıfa başlayacağını belirtti. Çocukların en büyük sıkıntıyı Din dersi ile yaşadığını dile getiren Seda, "Çocuklar 13 yaşından önce soyut kavramları geliştiremiyor. Allah, din kavramları soyut. Ama bunlar 3'üncü sınıftan itibaren öğretiliyor. Bu anlamda eğitim sistemi çok sorunlu ve büyük sıkıntı yaratıyor" diye belirtti. 
 
Yeni müfredatta 'cihat' endişesi
 
Yeni müfredatta cihadın anlatılmasından dolayı endişeli olduğunu kaydeden Seda, "Her ne kadar yumuşattık deseler de cihat bir savaş sonuçta. Biz çocuklara savaşı öğretiyoruz. Oysa tersi olmalı. Geçen yıl okul açıldığında çocuklara bir hafta 15 Temmuz ile ilgili propaganda yapıldı. Ben çocuğumun o vahşeti görmesini istemiyorum" ifadelerini kullandı. 
 
'Vicdanım rahat değil'
 
Eğitim müfredatının özel okullarda daha az oranda etkisi olduğunu kaydeden Seda, kısmen de olsa laik bir eğitim sistemi olmasından dolayı çocuğunu özel okula göndermek zorunda kaldığını belirtti. Seda, "Çocuğumu özel okula gönderiyorum. Tüm bunları söylerken de vicdanım rahat değil. Çünkü mesele sadece çocuğumun kurtulması değil, tüm çocukların kurtulması" dedi. 
 
BİTTİ.