59 yıl geçti: Kelebekler bugünün diktatörlerine karşı direniyor - 6 2019-11-24 09:01:11   Farklı dillerde aynı sloganlarla kadınlar mücadelelerinden geri adım atmadı   HABER MERKEZİ - 59 yıl önce Mirabal Kardeşler'i katleden ve bugün de süren erkek devlet şiddetine karşı kadınlar, Mirabal Kardeşler'in ruhuyla direniyor. Kadınlar bu yıl boyunca dünyanın her yerinde erkeğin ve devletin yaşamlarına, bedenlerine ve haklarına saldırılarına karşı mücadelelerinden geri adım atmadı.   Dominik Cumhuriyeti’nde diktatör Rafael Trujillo’ya karşı verilen mücadelenin öncülerinden Patria, Minerva ve Maria Mirabal Kardeşler’in 25 Kasım 1960’ta katledilmesinin üzerinden 59 yıl geçti. Mirabal Kardeşler’den önce olduğu gibi, onlardan sonra da diktatörlere karşı direnenlerin tarihi yazılmaya devam ediyor. Tarihin sayısız direnişçi kadınlarından, Jeanned’Arc’tan Kara Fatma’ya, Clara Zetkin’den Leyla Qasim’a, Rosa Luxemburg’dan Sakine Cansız’a, Hevrîn Xelef’e erkek sistemine karşı kadın özgürlük mücadelesi büyüyor. 2018 Kasım ayından bugüne kadar kadınların yaşamlarına, haklarına dönük birçok saldırı, saldırılara kaşı isyan gerçekleşti. Dünyada kadınların gündeminde yine şiddet, kürtaj hakkı, savaş suçları vardı.   FEMEN, ülke başkanlarını protesto etti   Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un davetlisi olarak, Birinci Dünya Savaşı'nın sona erişinin 100'üncü yıldönümü etkinlikleri için 11 Kasım 2018’de Paris'te bir araya gelen bazı devlet ve hükümet başkanları FEMEN tarafından protesto edildi. Paris'in merkezindeki Zafer Takı önünde bir araya gelen 3 FEMEN üyesi, ellerinde İngilizce "Savaş suçluları hoş geldiniz" yazılı pankartlar taşıdı. Ayrıca kadınlar göğüslerine de "Barış yanlısıymış gibi görünen sahtekarlar, gerçek diktatörler" ifadelerini yazdı. Kadınların eylemine saldıran Fransız polisi, 3 FEMEN üyesini daha sonra gözaltına aldı.   Güney Sudan'da 10 günlük saldırılarda cinsel suçlar arttı   Güney Sudan'da 2013 yılından bu yana yaşanan iç savaş, yine en çok kadınları ve çocukları etkiledi. Güney Sudan'da Sınır Tanımayan Doktorlar'a (MSF) çalışan bir ebe Ruth Okello yaptığı yazılı açıklamada, 19-29 Kasım 2018 tarihleri arasında Rubkona alanında 125 kadına acil sağlık tedavisi ve destek sağladıklarını belirtti. Ruth, "Güney Sudan'da üç yılı aşkın bir süredir çalışma yürütüyorum, sağlık araştırmaları programlarımıza gelen hiç bu kadar büyük sayıda mağdur görmedim. Yılın ilk on ayında 104 cinsel ve cinsiyetçi şiddet mağduru kadına yardım ettik. Geçen yalnız bir hafta içerisinde 125 kadına destek olduk" diye ekledi.   Hindistan’da 5 milyon kadından insan zinciri   Hindistan’ın güneyindeki Kerala eyaletinde 1 Ocak günü yaklaşık 5 milyon kadın 620 kilometrelik bir insan zinciri oluşturdu. Hinduizm’in en önemli tapınaklarından olan Sabarimala’ya kadınların girebilmesini ve cinsiyet eşitliğini savunmak için oluşturulan zincir, eyaletin kuzeyinden güneyine uzandı. Sabarimala tapınağı “regl olma yaşındaki kadınlara” kapalı olduğu için 10-50 yaş arasındaki kadınlar tapınağa alınmıyor. Hindistan Yüksek Mahkemesi 2018’in Eylül ayında yasağın kaldırılması hükmünde bulunmuştu, ancak tapınağa girmeye çalışan kadınlar Hindular tarafından engellenmeye devam ediliyordu. 2 Ocak sabahı 50 yaşın altında iki kadın tapınağa giren ilk kadınlar oldu. Hint basını tarafından isimleri Bindu ve Kanaka Durga olarak açıklanan kadınlar geçtiğimiz ay tapınağa girmeye çalışmıştı, ancak Hindu protestocular tarafından engellenmişti.   İrlanda psikolojik ve duygusal şiddeti suç kapsamına aldı   İrlanda'da aile içi şiddet yasasında yapılan düzenleme ile duygusal ve psikolojik şiddet de suç kapsamında değerlendirilecek. 2018 tarihli aile içi şiddet kanununda yapılan değişiklikle, bir ilişkide fiziksel şiddet içermeyen ancak psikolojik olarak kontrol sağlama davranışları da istismar kapsamında değerlendirilecek. İrlanda Adalet ve Eşitlik Bakanı Charlie Flanagan, yeni düzenlemeyle ilgili olarak yaptığı açıklamada, bu yasanın topluma, duygusal ilişkilerde, partnerlerden birinin diğerine güven istismarı anlamına gelecek saldırısının hoş görülmeyeceği mesajı verdiğini söyledi.   Kadınlar şiddetle mücadele yasasının iptaline karşı eylemde   İspanya'da aşırı sağcı Vox Partisi'nin, kadına yönelik şiddetle mücadele yasasının iptaline ilişkin girişimlerine karşı bir araya gelen kadın örgütleri, 15 Ocak günü 50'den fazla kentte eylem düzenledi. "Eşitlikte bir adım bile geriye gidilemez. Müzakere etmiyoruz" şiarıyla düzenlenen eylemlere 45'ten fazla kadın örgütü, işçi sendikaları ve sol görüşlü siyasi partiler destek verdi. Vox Partisi’nin ilk defa milletvekili çıkardığı Endülüs özerk yönetimi parlamentosunun bulunduğu Sevilla ise, eylemlerde öne çıkan kent oldu. Endülüs Başkanlığı için güvenoyu görüşmelerinin başladığı parlamentonun önünde toplanan kadınlar, "Eşitlikte bir adım bile geri atılamaz, Faşistler parlamentomuzdan dışarı, abartmıyoruz, bizi öldürüyorlar" şeklinde sloganlar attı.    Hindistan’da ‘cadı avı’ adı altında katliam: Bir kadın ve 4 çocuğu katledildi   Hindistan’ın Orissa eyaletinde, “cadı avı” adı altında bir kadın ve 4 çocuğu işkenceye maruz bırakılarak katledildi. Olayla ilgili olarak 6 kişi gözaltına alındı. Polis yetkilileri, Mangri Munda ve çocuklarının cenazelerini 26 Ocak'ta Sundergarh'a bağlı bir köyde bir kuyuda bulunduğunu açıkladı. Polis olaya daha fazla sayıda kişinin karıştığının tahmin edildiğini söylüyor. Hindistan'da “cadı avı” adı altında kadın katliamlarının yasak olmasına rağmen, Orissa’da bununla bağlantılı ölümlerde artış gözleniyor. Eyalet polisinin raporuna göre, Orissa'da 2017'de "cadı avı” adı altında toplam 99 vaka yaşandı. Bir önceki yıl 83 vaka rapor edilmişti.   Meksika'da kadınlar alanlara çıktı   Meksika'nın başkenti Meksiko City'de binlerce kadın, metroda artan alıkoyma girişimlerine karşı eylem yaptı. Şubat ayında Kentin turistik ve merkezi durakları arasında eylem yapan kadınlar, katledilen, kaybedilen kadınlar anısına yumrukları havada bir dakikalık saygı duruşunda bulundu. Eylemde okunan bildiride, Meksika Cumhurbaşkanı metroda kadınları kaçırma girişimlerine karşı harekete geçmeye çağrıldı. Meksika'da son yıllarda feminisid (kadın kırımı) arttı. Birleşmiş Milletler'e göre, bu ülkede her gün ortalama 9 kadın katlediliyor. Kamu ulaşım araçlarında her 10 kadından 6'sı saldırıya maruz kalıyor.   Güney Kore’de 66 yıllık kürtaj yasağı sona eriyor   Güney Kore’de 66 yıldır devam eden kürtaj yasağının, 2020 yılının sonunda kaldırılması planlanıyor. Ülkede milletvekilleri, 31 Aralık 2020’ye kadar söz konusu yasayı tekrar ele alacak. Yasa düzenlendiği takdirde, 20 haftaya kadar kürtajın yapılması yasal hale gelecek. Mevcut yasaya göre, ülkede kürtaj yaptıran kadınlar bir yıl hapis ve bin 780 Dolara kadar çıkan para cezalarına çarptırılıyor. Gebeliğin sonlandırılmasına yardım eden doktorlar ya da sağlık çalışanları ise iki yıla kadar hapis cezası alıyor. Kore Sağlık ve Sosyal İşler Enstitüsü tarafından bu yıl yayınlanan bir anketin sonuçlarına göre, yaşları 15 ile 44 arasında olan kadınların dörtte üçü kürtaj yasağını haksız olarak nitelendiriyor. Ankete katılanların yaklaşık yüzde 20’si yasadışı olmasına rağmen kürtaj yaptıklarını söylüyor.   ABD’de 8 eyalette kürtaj yasaklandı   ABD'de kadınlar bu yıl da kadına yönelik şiddet ve kürtaj hakkına saldırılara karşı alanlardaydı. Georgia eyaletinde, mayıs ayında kadın hakları aktivistlerinin tepkisini çeken kürtaj yasası yürürlüğe girdi. Yasaya göre, bebekte kalp atışlarının duyulduğu andan itibaren kürtaj yapılması yasaklandı. Alabama eyaletinde senato, 14 Mayıs günü ABD'nin en sert kürtaj yasa tasarısını oy çokluğuyla kabul etti. Tasarısı kürtaj uygulayan doktorlara 10 ile 99 yıl arası hapis cezası öngörüyor. Alabama’nın ardından Missouri’de de eyalet senatosu kürtaj karşıtı yasa için harekete geçti. Senato, 17 Mayıs’ta kürtaj hakkını yasaklayan tasarıyı onayladı. Senatoda yapılan oturumda, ensest ve tecavüz gibi durumlarda ayrıcalık tanınmasını öngören değişiklik teklifi ise reddedildi.   ABD genelinde Cumhuriyetçi eyalet yetkililerinin öncülüğünde başlatılan kürtaj kısıtlama ve yasakları, 2019 yılı içinde Utah, Arkansas, Kentucky, Mississippi, Ohio, Georgia ve son olarak da Alabama ve Missouri’de yürürlüğe girdi. Öte yandan ABD’de aralarında siyasetçilerin de olduğu çok sayıda kadın örgütü, kürtaj hakkının yasaklanmasına karşı tepkilerini sosyal medyada “#youknowme” (#senbenitanıyorsun) etiketiyle paylaşıyor.    Kadınlar kürtaj hakkı için alanlara çıktı   ABD'de birçok eyalette kürtajın yasaklanmaya başlamasının ardından kadınlar alanlara çıktı. Ülke genelinde binlerce kişinin katıldığı eylemlerde kürtaj yasakları protesto edildi. Kürtaja karşıtlarının temel amacı, kadına kürtajı anayasal hak kapsamına alan 1973 tarihli kararın geri döndürülmesini sağlamaktı.   Belçika’da kadına yönelik şiddet protesto edildi: 15 bin kişi yürüdü   Belçika’nın Anvers kentinde kadına yönelik tüm şiddet biçimlerine karşı binlerce kişinin katıldığı sessiz bir yürüyüş düzenlendi. Mayıs ayında Anvers bölgesinde üniversite öğrencisi Julie Van Espen’in katledilmesi ardından kentte büyük bir eylem yapıldı. Koningin Astridplein’de başlayan yürüyüşe, polise göre 15 bin kişi katıldı. Katledilen Julie’in üç arkadaşı, bu yürüyüşe öncülük etti. Eylemde, kadına yönelik tüm şiddet biçimleri ve cinsel şiddet protesto edildi. Katledilen kadın Antwerp ile Anderlecht arasındaki futbol maçı öncesinde de bir dakikalık sessizlik ile anıldı. Antwerp taraftarları, kadının yaşını temsilen maçın 23’üncü dakikasında alkış çaldı.   İsviçre’de kadınlar eşitsizliğe karşı hayatı durdurdu   İsviçre’de kadınlar, 28 yıl sonra cinsiyetçilik, eşitsizlik, kadına şiddete karşı ve eşit işe eşit ücret talebiyle 14 Haziran’da “İsviçre Kadın Grevi” gerçekleştirdi. Ülkede düzenlenen ilk “İsviçre Kadın Grevi” 14 Haziran 1991 tarihinde gerçekleşmiş, bu greve 500 binin üzerinde kadın katılmıştı. O dönemin en ses getiren grevin ardından kadınlar cinsiyetçilik, eşitsizlik ve kadına şiddete karşı, eşit işe eşit ücret talebiyle tekrar greve gitti. Grev kararının ardından kadınlar işe gitmeyerek sokakları doldurdu. Ülkenin başkenti Bern’de binlerce kadın, sabah saatlerinden itibaren Federal Parlamento önünde toplanmaya başladı. Sloganlar, dövizler ve pankartlarla taleplerini haykıran kadınlar, Federal Meclisi sorumluluğunu yerine getirmeye davet etti.   Ülke genelinde yapılan eylemlere mülteci kadınlar da katıldı. “Hem kadın hem de mülteci olarak iki kez sömürülüyoruz”, “Emek sömürüsüne hayır” yazılı döviz ve pankartlar taşıyan mülteci kadınlar, ayrımcılığın son bulmasını istedi. Ülkedeki greve, Kürt kadınlar da “Jin jiyan azadî” yazılı pankartlar ve sloganlarıyla destek verdi. Kürt kadınlar Bienne, Cenevre, Zürich kentinde yapılan yürüyüşlere erbaneleriyle katıldı.   Katledilen 74 kadın için 74 saniye   Fransa’nın başkenti Paris’teki Republique Meydanı’nda 7 Temmuz’da yüzlerce kişinin katıldığı eylemde kadına yönelik şiddet protesto edildi. Kadın hakları alanında çalışmalarıyla bilinen sivil toplum kuruluşları tarafından düzenlenen protestoya katılanlar, kadına yönelik şiddetin cezasız kalmamasını istedi. Eylemde yılın başından bu yana katledilen 74 kadın için, 74 saniyelik saygı duruşu düzenlendi. Her yaştan ve meslek grubundan kadınların katıldığı gösteriye, erkekler de destek verdi.   Ülkede kadın kurumları, 1 Eylül günü de 21 yaşındaki bir kadının cenazesinin bulunmasının ardından 2019'un 100’üncü kadın katliamına dikkat çekmek için yürüyüş yaptı.   Tecavüz faili polislere karşı binlerce kadın sokağa çıktı   Meksika’da polislerin de faili oldukları tecavüz ve cinsel istismar vakalarına karşı kadınlar sokağa çıktı. Başkent Mexico’nun merkezinde yüzlerce kadın 16 Ağustos Cuma gece yarısı toplandı. Meşalelerle yürüyen kadınlar, “Tecavüzcü polis”, “Arkadaşlarım beni korur, sen değil” sloganları attı. Kadınlar daha sonra bir polis karakoluna yöneldi, burada binanın pencereleri kırıldı ve ikinci kat ateşe verildi. Meksikalı kadınların ayaklanmasına neden olan cinsel istismar olayı, bir müzede yaşandı. Bir polis, müzede çalışan çocuğu cinsel istismara maruz bıraktı. Başkentin kuzeyindeki Azcapotzalco'da ise 3 Ağustos’ta dört polis bir çocuğu cinsel istismara maruz bıraktı.    BM verilerine göre Meksika’da her gün dokuz kadın katlediliyor. Cinsel suçların ise çoğu kayıtlara geçmiyor, çünkü kadınların çoğu güvenmedikleri için polise başvurmadıklarını söylüyor.   Güney Afrika’da kadınlar eylemde: Vücudum senin suç mahallin değil!   Güney Afrika’da binlerce kadın, ülke tarihinde şimdiye kadar görülmemiş bir seviyeye çıkan kadına yönelik şiddete karşı “Vücudum senin suç mahallin değil” sloganları ile 6 Eylül günü parlamentoya yürüdü. Kadınlar, olağanüstü hâl ilan edilmesi çağrısında bulundu. Cape Town’da saldırılarda hayatını kaybedenlerin anısına siyah ve mor giysiler içinde yürüyen kadınlar, hükümeti kadına yönelik şiddeti önlemede yetersiz kaldığını belirtti. Kadınlar tecavüzden suçlu bulunanlara ömür boyu hapis cezası verilmesini talep ederken, Parlamento önünde göstericilere hitap eden Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa yasaları değiştirme sözü verdi. Cyril, meclisin kadınların taleplerini öncelikli olarak ele alacağını, kadına yönelik şiddete bakacak özel mahkemeler kurulacağını ve kadın sığınma evleri açacaklarını söyledi.    'Beyaz Çarşamba' hareketine öğrencilerden destek   İran'da kamusal alanda kadınlara yönelik kıyafet kısıtlamalarını protesto amacıyla başlayan "Beyaz Çarşamba" hareketine destek eylemleri okullarda da yapılmaya başlandı. Ülkedeki yeni eğitim öğretim yılında bazı öğrenciler okullara başları açık gitti. "Beyaz Çarşamba" hareketinin öncüsü gazeteci Masih Alinejad'ın paylaştığı görüntülerde bazı öğrencilerin başlarını açtıkları görülüyor. Masih 24 Eylül’de sosyal medya paylaşımında, "Bugün İran'da okulların ilk günü ve asiler biziz. Bu sene öğrenciler zorunlu başörtüsüne karşı birleşecek. Kimse bize isyanın öğrenilebilecek bir yetenek olduğunu söylemedi çünkü biz 7 yaşından itibaren başörtüsü takmak zorundaydık. Şimdi her gün #BeyazÇarşamba olacak" ifadelerini kullandı.   Kuzey İrlanda’da kürtaj hakkı yasalaştı   Britanya parlamentosu, temmuz ayında Kuzey İrlanda’daki kürtajın suç kapsamından çıkarılmasını, evlilik eşitliği için “medeni birliktelik” yasasını onaylamıştı. Kuzey İrlanda hükümetine 21 Ekim’e kadar reform yapması ve Britanya’daki diğer hükümetlerin yasalarına uyum sağlaması için süre tanınmıştı. Getirilen değişiklikleri engelleme başvurusunun 21 Ekim Pazartesi gece yarısı 00.00’dan sonra süre aşımına uğramasıyla, Kuzey İrlanda’da evlilik eşitliği ve kürtaj yasallaşmış oldu. Uluslararası Af Örgütü Kuzey İrlanda Proje Yöneticisi Grainne Teggart, Pazartesi gece yarısından birkaç saat önce Twitter’dan yaptığı paylaşımda, “Bu gece yarısı bir tarih yazılmış olacak” ifadelerini kullanmıştı.   Britanya parlamento üyesi Julian Smith, Kuzey İrlanda’da kürtaj hizmetlerine erişim için yasaların 31 Mart 2020’ye kadar uygulanmaya hazır olacağını açıkladı.   Kürt siyasetçi Hevrîn Xelef katledildi   Türkiye ve ona bağlı Suriye Milli Ordusu’nun (SMO) 9 Ekim’de Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük başlattığı saldırılar sırasında Surine Gelecek Partisi Genel Sekreteri Hevrîn Xelef, Türkiye destekli gruplar tarafından 12 Ekim’de Qamişlo’daki uluslararası yol üzerinde suikast sonucu katledildi. Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük saldırılar ve Hevrîn’in katledilmesi, bölgede, Türkiye’de ve dünyada kadın örgütleri tarafından “kadın devrimine saldırı” olarak değerlendirildi. Saldırılar, dünya halkları tarafından kınandı, birçok ülkede binlerce kişinin katılımıyla saldırıları protesto eylemleri düzenlendi.   Bitti.